27 Şubat 2013 Çarşamba

Enerji Sorunu - 1

Kapitalizmin önemli bir bireyi haline gelecek olan delikanlı, para kazanmaya yeni başlamıştır. Mevcut üretim araçları ile elde ettiği kazanç temel ihtiyaçlarını karşılamakta yeterliydi, hatta birikim de yapıyordu fakat damarlarında dolaşan bir zehir gibi kendisini esir alan daha çok para kazanma hırsı onu yeni atılımlara (ya da yatırımlara) zorlamaktaydı. Bu yüzden olsa gerek parlak zekasını daha fazla kâr elde edebilme yönünde kullanıyor, çalışma odasında durmaksızın çalışıyordu. Kazandığı parayla yeni üretim araçları satın alıyor, farklı ürünler üretiyor, reklamlar yaptırıyordu. Böylelikle sermaye birikimi artıyor ve yeni araçlar satın alabiliyor, hatta büyüyor, yeni üretim merkezleri kuruyordu.

Devlet ise bu sırada kapitalist bireyin evrimini dikkatle takip ediyor, hatta sendelediyinde anne şefkatiyle destekliyor ve artık bir güç olarak gördüğünde, delikanlıyı "patronlar" arasında önemli bir yere getiriyordu. Öyle ki, bütün değerleri metalaştırarak, hem bu patronlara yeni sermayeler kazandırıyor hem de düzenin işleyişini patrona endeksliyordu. Biz artık gelişmişliğimizi, insanların mutluluğu ile değil, patronların ekonomik gücüyle tarif eder olacağız. Hem zaten mutluluk da artık "sevgilililer günü", "cimcimeler günü" gibi kalıplarda metalaştırılarak ekonomik bir değer kazanmıştı.

Devlet - Patron işbirliği ile bizlere yaşatılan "sanal" dünyada, her şey olduğu gibi enerji politikaları da sermayedarların ihtiyaçlarına yönelik olarak belirlenmektedir. Az önceki delikanlının bu düzeye gelmesi için yaptığı her yatırımda, yatırımların her adımında ve üretim süreçlerinin tamamında enerji gereklidir. Velev ki doğada kaynaklar sınırlıdır. Böylece sanal sorunumuz ortaya çıkmaktadır:

"ENERJİ İHTİYACI"

Devam edecek.

28.02.2013

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder